Doğru vakitte uyuyun ömrünüz bereketlensin

Doğru vakitte uyuyun ömrünüz bereketlensin

Günlük koşuşturmalardan arta kalan vaktini uykuya ayıran, uykunun önemine dikkat etmeyen modern insan şimdilerde bunun neticeleriyle boğuşuyor. Gün içinde sürekli uykulu oluyor, sabah dayak yemiş gibi kalkıyor, gündüzleri dikkatini toplayamıyor, verimi düşüyor ve şişmanlıyor. Oysa uyku, çalışmak, yemek yemek, alışveriş yapmak ve sinemaya gitmek gibi tercih ettiğiniz her türlü aktiviteden daha önemli bir ihtiyaç.

Uyku, vücudumuzun dinlenmesi ve bir sonraki güne hazırlanması adına Rabb'imizin bahşettiği çok büyük bir nimet. Bu nimetin kadrini işlerinin yoğunluğundan dolayı uykusuz kalanlar çok daha iyi bilirler. Uyku ihtiyacımızı zaman açısından günün sonunda yani gece gideririz. Bazı durumlarda da gün içinde de uyumak ve dinlenmek isteriz.

Burada aklımıza şöyle bir soru takılabilir: Acaba bir gün içerisinde gece uykusu dışında istediğimiz her vakitte uyuyabilir miyiz? Bunun dinî açıdan bir mahzuru var mı? Alimlerimiz hangi vakitlerde uyunulması gerektiği hususuna çok önem vermişler ve bazı vakitlerde uykuya dalmanın mahzurlu olduğunu söylemişlerdir. Bediüzzaman Said Nursi, uykuyu uyunulan vakitler açısından üç kategoride değerlendiriyor.

Şimdi isterseniz bu uyku çeşitlerini görelim.

Gaylûle uykusu, fecirden sonra yani güneşin doğmaya başlamasından kerahet denilen vakit bitinceye kadar, yani güneşin doğmasından sonra yaklaşık 40?50 dakikalık zamanlık dilimindeki uykuya denir. Bu uyku, Allah Rasulü'nden gelen beyanların ışığında rızkın noksanlığına ve bereketsizliğine sebebiyet veriyor. Bunu herkes kendi hayatında tecrübe etmiştir. Bu vakti uykuyla geçirdiğimizde üzerimize bir rehavet ve ağırlık çöküyor. O gün yapacağımız işlere bu ruh haliyle başlamak bizi olumsuz etkileyecektir. Halbuki normal uykusunu alan ve o vakti uyanık geçirerek işine başlayan kişilerin işlerinde ayrı bir bereket ve huzur oluyor.

Bilim adamları uyku zamanını güneşe göre ayarlamamızı istiyorlar. Yani beyin güneş doğmadan önce uyanık halde güne hazır olmalı. Yine bilim adamlarından öğrendiğimize göre, güneş doğduktan sonra uyunulan uyku, dinlenmek yerine insana yorgunluk ve halsizlik olarak geri dönüyor. Bu zamanlardaki uyku beynin şişmesine ve genişlemesine yol açıyor. Bu şekilde de beynin çalışma sistemi bozuluyor.

Kaylûle uykusu, kuşluk vakti denilen yani güneşin parlayıp yükselmeye başladığı vakitten, öğleden biraz sonraya kadar zamanda bir süre uyumaktır. Efendimiz'in kaylûle yaptığını ve bu uykuyu tavsiye ettiğini görüyoruz. (ibn Mâce, Savm, 22) Zira bu uyku gece ibadetini kolaylaştırır. Ayrıca Bediüzzaman, "Bu uyku hem ömrü, hem rızkı ziyadeleştirir. Çünkü yarım saat kaylûle, iki saat gece uykusuna denk gelir." diyerek kaylûlenin önemine dikkat çekiyor.

Bu uyku değişik isimler altında farklı ülkelerde de uygulanıyor. Çalışanlardan daha çok verim almak için Japonya’da gündüzleri öğlen saatlerinde kısa uyku istirahatları alan insanlara prim veriliyor. Bu istirahat saatleri mesainin sonuna ekleniyor.

Pek çok Akdeniz ve Güney Amerika ülkesinde saat 14.00- 16.00 arasında ‘siesta’ uygulaması yapılmaktadır. Siesta, sıcak ülkeler için çok doğru bir uygulamadır. Öğle saatlerinde kişilerin yaşadığı yorgunluğu engellemek için, kısa süre de olsa uykuya ihtiyaçları vardır. İnsanlar, uyuşuk bir şekilde çalışacaklarına, uykularını almış dinç bir şekilde çalışmaları çok daha verimli olacaktır.

Öğle uykusunun yararları

Öğle uykusu fizyolojik bir olaydır. Kişinin 24 saat içerisinde uykuya yatkın olduğu dönemlerden biri de öğle uykusu saatleridir. Öğle uykusu, en az gece uykusu kadar insan vücuduna yarar sağlar. Gece yeteri kadar uyumuş, gündüz de öğle uykusu uyuyan bir kişinin vücudu tazelenir, performansı artar, düşünme ve problem çözme yeteneği hız kazanır.

Kimler öğleyin uyumak ister?

İmkanı olan herkesin öğle uykusuna yatması vücudu açısından faydalıdır. Ancak özellikle çocukların öğle saatlerinde mutlaka uyumaları gerekmektedir. Çocukluk çağında öğle saatlerinde alınan kaliteli uyku, beyin ve vücut gelişimi için çok önemlidir. Burnu tıkalı olan çocuklar uykularını tam olarak alamadıkları için, vücutları kavruk kalabilir. Büyümede uyku çok önemlidir.

Öğle uykusunun süresi Çocukların 1-2 saat öğle uykusuna ihtiyaçları vardır. Erişkinler içinse 15-20 dakika yeterlidir. Ancak bazı insanlar geceleri dahi uyuyamamaktadır. Bu tip insanlara öğle uykusu kesinlikle tavsiye edilmemektedir. Çünkü gündüz saatlerinde kısa bir süre dahi uyusalar, gece uyumaları çok zorlaşır.

Feylûle uykusu İkindi namazından sonra, akşam namazına kadar olan vakitteki uykudur. Bu uyku ömrün kısalmasına sebebiyet veriyor. Herkes kendi hayatında da tecrübe etmiştir. Bu vakitte uyunulduğunda insan adeta sersemlemiş şekilde uyanıyor. Yani insan dinleneceği yerde daha da yoruluyor. Hem uyuduğu vakit boşa gidiyor, hem de uyandıktan sonraki zaman dilimlerinde uykunun verdiği sarhoşluk hali hâlâ devam ettiği için ömrünün bir kısmını boşa geçirmiş oluyor.

Genetik faktörlerin etkisi Genetik faktörlerin uyku üzerinde çok büyük etkisi vardır. Kimi insan 13-14 saat uyusa da uykusunu alamaz, kimi ise 4-5 saatlik bir uykuyla günü zinde geçirebilir. Aynı şekilde uykuya dalma ve uyanma saatleri de genetik faktörlerden etkilenmektedir. Bazıları geç yatıp geç kalkmayı, bazıları da erken yatıp erken kalkmayı sever.

Uyku ne zaman ihtiyaç olur ?

Gün içerisinde iki kez vücut ısısı düşmektedir. Birisi sabaha karşı 03.00 sıralarında, diğeri ise öğleden sonra 14.00- 15.00 saatleri arasındadır. İnsanların öğle yemeğinin ağırlığına bağladığı bu rehavet dönemi, aslında vücudun uykuya en meyilli olduğu saat dilimidir. Bu saat aralıkları uykunun en kaliteli olduğu zamandır. Kaliteli uyku, insan vücuduna uzun süre uyumaktan çok daha faydalıdır.
Top